Küresel salgın lojistikte taşları yerinden oynattı.

Konteynerler özellikle Çin, ABD ve Güney Afrika’da birikiyor. İhracatında özellikle pandemi döneminde krizi fırsata çevirerek önemli bir tedarik merkezi olma yolunda rekorlar kıran Türkiye, bu dönemde ortaya çıkan küresel sıkıntılardan da payını alıyor. Bu kapsamda yıllardır ‘geleceğin işi’ olarak konumlanan lojistikte taşlar yeniden yerleşiyor. Türkiye’nin dış ticaretinde belirleyicilerden olan lojistik sektörü, mevcut küresel koşullarda ihracat artışına yönelik çözüm önerileri de oluşturuyor. Verimliliği temel alan sektör, Avrupa ile dış ticarette Türkiye’nin bölgesel bir lider olarak konumlanabileceğine dikkat çekiyor.

Kod: Verimlilik

Dünya ticaretinde artan maliyetlerin ve hammaddeye erişimde yaşanan aksaklıkların önüne geçilmesinde verimlilik politikaları öne çıkıyor. Bütçe, filo, taşıma gibi pek çok koldan verimlilik oluşturma çabası lojistik sektörünün geleceğinde kendini gösteriyor. Sertrans Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Nilgün Keleş, bu süreçte taşıma, depo gibi operasyonlarında verimliliği artırıcı çalışmalar yapıldığını belirterek şunları söyledi:

“Küresel ticarette tarihin en büyük değişimi yaşanırken lojistik dünyasını da artık mevcut alışkanlıkla yönetmek çok zor. Yeni ticaret hayatının dinamiklerine uygun olarak ortaya çıkan yeni doğrular hız, kapasite, stok doğruluğu ve en önemlisi lojistik dünyası içinde tüketicinin işin merkezine taşınması. Bu hıza ayak uydurmak için tüm lojistik süreçlerinin tek çatı altında çözüldüğü modellere geçiş kaçınılmaz. Ülkemizin ciddi avantajları var. Küresel ticaret ağlarının ortasındaki jeopolitik konum, genç ve eğitimli nüfus ve genişleme potansiyeliyle lojistiğin stratejik dönüşümü olarak tanımlayabileceğimiz bu sürecin bölgesel liderliğini üstlenebiliriz.”

‘Minivan’la Avrupa’ya ulaşıyoruz’

Türkiye’nin hem ihracatında, hem de ithalatında Avrupa ülkelerinin en büyük payı aldığına dikkat çeken Batu International Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Taner Ankara, bu bölgeye kesintisiz ve hızlı taşımacılık çalışmalarının çok önemli olduğunu söyledi. Dünyada artan maliyetler ve konteyner dolaşımındaki sıkıntıları hatırlatan Ankara, “Konteynerler ağırlıklı olarak Çin ve ABD’de birikti. Pandemi nedeniyle boş konteynerlerin geri dönmesi ve limanlardan dolu ayrılması süreci de çok geciktiği için teslimatlar çok zaman alıyor” dedi.

Özellikle karayolu taşımacılığında gümrük kapılarındaki yoğunluk gibi sıkıntıları aşmak için yeni çözümler geliştirdiklerini anlatan Ankara, “Acil olan ve 1500 kg’ı aşmayan yükleri minivan ile karayolunu kullanarak, sınır yoğunluğuna takılmadan 24-72 saat aralığında Avrupa ülkelerine teslim ediyoruz. Ya da intermodal (taşıma kabı değiştirilmeden en az iki farklı taşıma şekli ile taşımacılık) hizmeti ile çıkışlarımızı demiryolu veya Ro-Ro ile yapıyoruz” diye konuştu.

‘Altın bulmak gibi’

Dünyada şu anda ‘boş konteyner bulmak altın bulmak kadar değerli’ diyen Asnak Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fırat Çivi, geliştirdikleri çözümü şöyle anlattı: “Şu anda mümkün olduğu kadar tüm müşterilerimizin yükünü konsolide edebilmek bizim önceliğimiz. Örneğin, yurt içinde veya yurt dışında iki kent arası ürün yüklendiğinde dönüş için alternatifler araştırıp ‘tersine lojistik’ opsiyonuyla aracın boş dönmemesini sağlıyoruz. Bu tedarik zincirimiz ile lojistik maliyetlerde yüzde 15’e kadar tasarruf sunuyoruz.”