Panel, ATP Uzmanı Emrah Deniz’in moderatörlüğünde, Netlog Lojistik Özel Müşteriler Grup Müdürü Sait Can Şardağ, SKT Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Baki, İmsan Lojistik Genel Müdürü Kerem İmrak, Deisko Ltd. Şti. Genel Müdürü Eppo Woortman’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Panelin ilk konuşmacısı Netlog Lojistik Özel Müşteriler Grup Müdürü Sait Can Şardağ, konuşmasına Netlog firmasının kısa bir tanıtımını yaparak başladı. “Kaynakların bolluğu azlığından tehlikelidir” diyen Şardağ, gıda güvenliği ve doğru koşulda taşımanın önemine dikkat çekti. Gıda sektörünün 300 milyar lira olduğunu belirten Şardağ, bunun 1/3’ünün heba olduğunu, bunun da 10 milyar lirayı bulduğunu açıkladı. Nedenini de doğru depolayıp taşımamaktan ve doğru zamanda teslim edememek diye ortaya koydu.
Netlog olarak 3 farklı ısıda taşıdıklarını söyleyen Şardağ, bunları da donuk, soğuk ve serin olarak sıraladı. Tüm araçlarının ATP sertifikalı olduğuna değinen Sait Can Şardağ, caydırıcı yaptırımların devreye alınmasını ve mutlaka izlenmesi gerektiğini söyledi.
Panelin ikinci konuşmacısı SKT Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Baki, Covid nedeniyle konuşmasını zoom üzerinden yaptı.
“Meyve sebze üretiminde 117 milyon ton üretimi olan bir ülkeyiz. Her yıl 14.5 milyon ton gıda israf ediliyor. İsraf edilen gıda ile her yıl 80 hastane yapılabiliyor. İsraf edilen ekmeklerin maddi toplamı 500 okul yapımına denk geliyor. Dünyada israfın büyüklüğü ise 1 trilyon dolar olarak açıklanıyor. TİM rakamlarına göre 163 milyar dolarlık ihracatın 22 milyar doları tarım ürünlerinden oluşuyor. Uluslararası taşıma yapan frigorifik araçların tamamının hazır olduğuna ve adaptasyonunun gerçekleştiğini görüyoruz. Hiçbir problem yok. 4500-5 bin araçtan söz ediyoruz. Yaklaşık yüzde 70’i sıfır araçlardan oluşuyor. Aracın sırtına konana kadar olan bölümde büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Uluslararası taşımalarda soğutucu araçlar sıcaklığı muhafaza eder. Aracın üzerine 10 paket daha fazla koymayı düşünüyorsak hava sirkülasyonunu etkilendiğinden üründe bozulma riski ortaya çıkıyor. İhracatçılardan ricamız ürün yüklendiğinde hasarın muhatabı CMR sigortasıdır. Uluslararası taşımalarda nakliyeden kaynaklı müşterimiz de emtia sigortası yaptırmalıdır. Üründeki bozulma taşımadan kaynaklı ise müşterinin muhatabı benimdir. Taşımacıların yaşadığı zorluklarla ilgili kapılardaki yığılmalardan kaynaklı gecikmeler olabiliyor ama 3 günü kapıda kaybedince raf ömrü etkileniyor. Bunu önlemek adına kamu ve STK’lar elinden geleni yapmalıdır.
Avusturya belgesi ile Çek belgesi niye aynı anda biter?
Uluslararası sorunlara gelince, en büyük sorunu Bulgaristan’da yaşıyoruz. Bulgar kapısına geldiğimizde yeniden bir analiz sürecine giriyoruz. Kaybettiğimiz zamanın dışında çok ciddi bedeller ödüyoruz. Neyin bedeli olarak isteniyor benden bu para, zaten ülkemde akredite ediliyor ve kayıt altına alınıyor. Ama ben bu bedelleri mutlaka Bulgaristan’da ödüyorum. Aynı ürünle ilgili bir başka Avrupa ülkesi arasında yüzde 70 fark var. Bu sektör, Bulgaristan’da engelleniyor ve haraç ödüyoruz.
Türkiye’nin önemli ihracat kalemlerinden biri kiraz 6. aydan başlıyor 8. aya kadar sürüyor. Ama Avusturya belgem yok yanı sıra, Çek belgem de yok bu kez yabancı araçlar benim ürünümü taşıyor. Avusturya belgesiyle Çek belgesinin aynı anda bitmesinin hiçbir anlamı yok ve bu mutlaka çözülmeli.
En büyük sorunumuz da aslında bir empati sorunu. İletişimin biraz daha paydaş ve empatik yaklaşımlarla çözülmesi kanısındayım.”
Panelin 3. konuşmacısı İmsan Lojistik Genel Müdürü Kerem İmrak, CMR sigortası konusunda uzman bir kişilik olarak öne çıkıyor. CMR’nin özellikle frigo taşımacılığındaki kullanımı ile bilgiler aktaran İmrak, ambalajlamada göndericinin sorumluluğunda olmasından dolayı nakliyeci hasardan sorumlu değildir. Özel risk grubuna giren maddelerde ise (meyve, et, balık, sebze) çok önemli talimatlar gerektirir ve dikkat edilmelidir. Yükleme ve boşaltmayı, nakliyeci, kendisinin yapmadığını kanıtlamak zorundadır. Malın düzgün yüklenmemesinden dolayı da taşıyan sorumludur. CMR sigortası, karayoluyla yapılan emtia taşımalarının sorumluluk sigortasıdır. Nakliyecilerin yaptığı CMR malın tamamından nakliyecinin sorumlu olduğu anlamına gelmez. Taşıtan emtia ya da tamamlayıcı bir sigorta yapmak zorundadır. Geçmiş dönem uygulamalarında araçların genç araçlara sahip olmasından dolayı çok fazla dava gelmemektedir. Mal hasarını kapı açıldığında şoför veya alıcıdan öğrenebiliyoruz. Eğer şoför malı indirmeden fotoğrafını çekerse sigorta firmasıyla iletişime geçilir. 2500 Euro’nun altındaki hasarlarda sorun çözülebilir ama üzeri için avarya komiserliğine başvurmak gerekir. Nakliyecilerin CMR sigortalarını yaparken klozları çok dikkatli incelemesi lazımdır. Sorunların taşımacının üzerinde kalmaması için çekinge göreceğiniz konularda mal gönderilmeden önce CMR’ye not düşülmelidir.
Panelin son konuşmacısı Hollanda vatandaşı ama yıllardır Türkiye’de yaşayan Deisko Ltd. Şti. Genel Müdürü Eppo Woortman’dı. Woortman da, özetle şu bilgileri aktardı:
“ATP kuralları bir yük olarak görülmemelidir ve ATP’de eksik var mı? Sorusuna yanıt aranmalıdır. Doğru bir kamyon ile 30 noktaya dağıtım yapıyor ve çok büyük bir verim ile taşıma yapılabiliyor. Doğru ekipmanla ve biraz bilgi birikimiyle mikro dağıtım daha verimli yapılabilir. Lojistikte optimizasyon sağlanmalıdır. Sıcaklık kontrolü bakışı, yalnızca gıda taşımaktan daha geniş olmalıdır. İkinci bir dünyamız yok, hedefimiz sıfır atık olmalıdır.”
09.02.2022 01:31:49