7 yıllığına 140 milyon dolara Katarlı bir firmaya satılan Antalya Limanı’nın satışını değerlendiren Çetin, liman işletmesinin tarifelerinin yüksek olduğunu, bu nedenle bölgeden yapılan ihracatta sıkıntılar yaşandığını belirtti, bölge firmalarının daha ucuz olan kilometrelerce mesafedeki Mersin ya da İzmir limanlarına gitmek zorunda kaldığını kaydetti. Çetin, ‘’Bizim için önemli olan limanı kimin, hangi şirketin işletip işletmediği değildir. Bizim için hizmetlerin kalitesi ve ucuzluğudur. Benim derdim, Antalya’nın derdi, ihracat yapmaktır. Fiyatlar aşağıya çekilirse daha fazla ihracat yapabiliriz’’ dedi.
Antalya Limanı’ndaki fiyatların yüksekliği sorununu Rekabet Kurumu’na da taşıdıklarını anlatan Davut Çetin, şöyle devam etti: “ATSO olarak devamlı uğraştığımız sorunlara bir örnek, Antalya Liman işletmesinin yüksek tarifeleridir. Bu konu Rekabet Kurumu’na taşınmıştır. Odalar Birliğimiz, Antalya’nın bu sorunuyla özel olarak ilgilenmiştir. Bunun için de üyelerimize ve TOBB birimlerine teşekkür ediyorum. Geçen haftalarda, birden liman işletmesinin Katar şirketine satıldığını öğrendik. Bu değişiklik ne getirir, sorunu çözer mi bilmiyoruz. Önümüzdeki günlerde gelişmelere göre değerlendireceğiz. Aslında bu tür tekel durumunda olan limanların tek başına özel şirketlerle değil, kamu-özel sektör ortaklığıyla işletilmesi daha doğrudur.’’
ATSO Başkanı Çetin, Konaklama Vergisinin dünyada olduğu gibi, o ilin turizm altyapı yatırımlarına tahsis edilmesi gerektiğine de işaret etti.