Sürdürülebilir gelecek, temiz çevre endişesi ve doğaya saygı nedeniyle elektrik araçlara olan talep gün geçtikçe artarken, enerji depolama sistemleri ve kapasitelerinin de doğru kullanımı bu artışa paralel olarak önem arz ediyor.
Enerji yönetim ve dağıtım çözümlerini dünya genelindeki 25 fabrikası ile 136 ülkeye ulaştıran Hager Group, Audi’nin elektrikli otomobil ailesi e-tron’ların çift taraflı şarj (bidirectional charging) sistemine adapte olması için bir projeye başladı.
Araç bataryası, hanelerin enerji ihtiyacını karşılayabilecek
Hager Group Türkiye Genel Müdürü İlker İşgör, Audi ile imza attıkları iş birliği hakkında şu bilgileri verdi: “Yakın gelecekte yükselen trend e-mobilite yani elektrikli araçlar konusunda olacak. Hager, şarj istasyonları yatırımlarının yanında, yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin sürekliliğini sağlamak adına enerji depolama alanında çözümler geliştiriyor. Böylece insanları sadece şebekeden gelen enerji ile yetinmesinin önüne geçip yenilenebilir enerjinin depolanmasını, araçların verimli şarj olmasını ve yüksek enerji masraflarından kurtulmasına teşvik ediyor. Elektrikli otomobillerin sistemine göre, bu araçların enerji ihtiyacını evdeki enerji sistemi ile sağlayabiliyoruz. Audi ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğinde ise araç bataryasındaki enerji ile de evlerin enerji ihtiyacını karşılamayı planladık. Gerçekleştirdiğimiz proje kapsamında yapılan araştırmalara göre tam şarj olmuş bir Audi e-tron, bir hanenin bir haftalık enerji ihtiyacını karşılayabilecek. Bu gerçekten çok önemli bir süre.”
Binalara bağımsız olarak elektrik sağlanabiliyor
İlker İşgör, sözlerini şöyle sürdürdü: “Evden arabaya ve arabadan eve olmak üzere iki şekilde çalışan çift yönlü şarjda, Audi e-tron’a ek olarak Hager Group portföyündeki çeşitli bileşenler kullanıldı. Audi ile ortak projenin bir parçası olarak gerçekleştirdiğimiz teknoloji, mevcut pil kapasitesini önemli ölçüde artırarak, kişisel tüketimi optimize etmek ve kendi kendine yeterli, güvenli bir enerji kaynağı sağlamak için çok daha büyük bir potansiyel sunuyor. Evdeki elektrik santrali, halihazırda binalara tamamen bağımsız olarak elektrik sağlayabiliyor. Örneğin; kullanıcının elektrik enerjisini güneş enerjisi ile elde ettiği durumlarda, elektrikli otomobil de bu enerjiyi saklayan bir batarya olarak kullanılabilecek. Böylece güneş ışınlarının olmadığı kapalı havalarda, otomobilde depolanan enerji evin kullanımına açılabilecek ve aynı zamanda elektrik şebekesindeki yük azaltılabilecek.”