Asya ve Avrupa’nın geçiş güzergahında olan Türkiye, coğrafi konumunun yanı sıra, Çin’in Bir Kuşak bir Yol Projesi’nin de en kritik köprülerinden birisinin üzerinde otuyor. Türkiye’den 67 ülkeye sadece 4 saatlik uçuşla ulaşılabiliyor. Türkiye, aynı zamanda dünyanın en büyük ithalatçısı pozisyonunda olan nitelikli Avrupa pazarının da yanı başında yer alıyor.
Türkiye’nin, bulunduğu coğrafyanın uçtan uca lojistik ve üretim üssü olabileceğini kaydeden Tırport Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Kale, şunları söyledi: “Türkiye’nin önünü açabilecek çıkış noktalarından birisi de “lojistik sektörü” olacaktır. Lojistik sektörü, doğru yatırımla desteklenirse, Türk lojistik pazarı 2030 yılında 1 trilyon dolara koşabilir. Yine, gelecek 10 yıl içinde sektör, 2.5 milyon doğrudan yeni istihdam yaratma potansiyeline sahiptir” dedi.
Tırport, 7 ayda iş hacmini %300 artırdı
Lojistik yönetimini uçtan uca dijitalleştiren Tırport, akıllı algoritmalarla desteklenen uygulamalarıyla, geçtiğimiz 7 aylık dönemde iş hacmini %300’ün üzerinde artırdı. Hacmin bu kadar hızlı artmasında, Türk nakliye pazarında yollardaki kamyonların %95’nin şahıslara ait olması ve kontratlı taşıma yapan lojistik firmalarının da spot pazardan güvenilir kamyoncu aramasının etkisi büyük oldu.
Tırport olarak, nakliye operasyonlarının uçtan uca mobil telefonla yönetilmesinin ve güvenilir kamyonculara ulaşmanın dijital dönüşüm noktası olduklarını ifade eden Tırport Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Kale, konuşmasına şöyle devam etti:
“Türkiye’nin en büyük lojistik firmalarının bile günde maksimum 2.500-3.000 kamyon FTL (tam kamyon yükü) taşıma yapabildiği bugünlerde, özellikle KOBİ’lerden gelen yoğun taleple, Tırport olarak günlük taşımayı 2.800 FTL kamyona çıkardık ve 2020 yılının sonunda günlük 4 bin FTL taşımaya ulaşmayı planlıyoruz. Nitekim, KOBİ’ler coronavirüs nedeniyle alışık oldukları klasik yöntemlerle uygun kamyonlara ulaşamayınca, dijital platform olan Tırport’u keşfettiler. Aynı şekilde, kamyoncular da hızla Tırport üyesi olmayı tercih ediyorlar. Geldiğimiz noktada sistemimizdeki aktif üye sayısı, son birkaç ayda 20 binden 55 bine çıktı. Tırport olarak, 2023 sonunda, pazardan %7’lik bir pazar payı almayı ve günde 30 binin üzerinde FTL taşımayı yönetmeyi planlıyoruz. Türkiye’deki 250 bin kamyoncunun bulunduğu yerden yük bulmak ve daha yolda giderken dönüş yükü yakalamak için 1 numaralı tercihi olmayı istiyoruz. Aynı zamanda, Avrupa, Afrika ve Türki Cumhuriyetlerde lojistik ekosistemine liderlik eden teknolojilerden birisi olacağız” diye konuştu.
Türkiye’nin 100 milyar dolarlık lojistik sektörü, Tırport ile dijitalleşecek
Geliştirdikleri yapay zeka algoritmalarıyla desteklenen iş modeliyle lojistik yönetimini uçtan uca dijitalleştirdiklerinin altını çizen Tırport Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Kale, şunları anlattı:
“Dünyada iş yapma ve yönetme tarzları, pandemi nedeniyle, kalıcı olarak değiştirmeye devam ediyor. Eğitim, lojistik, sağlık gibi birçok sektör uçtan uca dijitalleşmesini hızla sürdürüyor. Artık, günlük hayatta ihtiyaç duyduğumuz birçok hizmet, akıllı algoritmalarla desteklenen yeni nesil dijital platformlar sayesinde, konum tabanlı ve gerçek zamanlı olarak yönetilmeye başladı. Bu değişim ve dönüşümde Tırport, lojistiğin cepten yönetilerek, yükün de cepten bulunmasını sağlayan uçtan uca dijitalleşmeye imkan sağlıyor” şeklinde konuştu.